26 Ocak 2009 Pazartesi

YAK BURDAN


YAK BURDAN


Yarım. Yamalak. Kaldım…

İçlerim dağıldı. Dağlandı. Yıldım…

Özledim. Ağız dolusu kahkaha attığım zamanları özledim.

Aradım. Arandım. Kendim ettim, buldum? Yok, bulamadım. Bulduramadılar.

Kafamı toplayamadım ki bi’ düzgün düşüneyim. Nihayete ereyim…

Anca düşündüm ve düşledim.

Ahlarım bana, ahlarım onlara… Bana çektirenlere… Beddua edemedim.
İçim elvermedi. Elimi verdim, alamadım… Kaldı onlarda…

Güvendim. Boşa gitti. Güvenildim. O da kaldı yaban ellerde. Elim soğudu.
Isıttım. Çok sürmedi. Acıdı sonra soğuktan. Isırdılar beni, izlerimle hayatıma
kaldığım yerden devam ettim.

Ses etmedim. Edecek sesim de yoktu zaten.

Sordular ne çektin, ne çektirdiler sana diye… Veremedim cevap…

Kalakaldım boşluklarda. Dolduramadılar ki onları da…

İzledim, gözlemledim, baktım, bakındım çevrelere. Çepeçevre seslere kulak kesildim…

Acıyla büyüdüm. Büyütüldüm en güzelinden… Güzelleşemeden gidiyorum…

Nihayete eremeden, yüzüm gülmeden…

Sordular gene nen var diye… Verecek cevabım yoktu… Aktı yaşlar ama… Ama…

Ufaldım… Anamın karnından çıktığım gibi oldum adeta…

Takiplerde kaldım. İyilik ettim, kötülük buldum.

Tabii ya! Herkes iyi zaten… Bir tek BEN kötü.

Sensin kötü be! Hayata bakışın kötü; bana olduğu gibi…

Bak sen bak; izle sen izle… Anca bakarsın öyle, anca…

Anlam vermeye çalışırsın tümcelerime…. Noktalarımı tamamlarsın anca… An ama ne olur küfürlerle birlikte
an adımı…

Adıma ayrı, sana ayrı, zihniyetlere ayrı!

Ben buyum; BUYURUN…!

1 yorum:

Adsız dedi ki...

yengec;suda yasar ama yuzme bilmez,suyun icinde yurur.